Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Okuyucu Yorumu
Zilan Erbek Arıkan
Zilan Erbek Arıkan
Cehennemin Soğuk Haritası
Cehennemin Soğuk Haritası
・・・ #Repost
Damla Gündoğan
Damla Gündoğan
with @make_repost ・・・ Cehennemin Soğuk Haritası ♡ Zilan Erbek Arıkan Kitap yorumu ♡ Herkese merhaba bugün kitaplığımda korku ve gerilim türündeki tek kitap ile karşınızdayım. Çok fazla bu tarz okuyan biri değilim ama bu kitabı görür görmez okumak istedim. Kitabın konusu dört tane genç Atlas okyanusu tarafında bir bölgeye tatile gidiyorlar . Bu tatilin amacı ise isabell ve Joseph evlenmelerine kısa süre kala joseph'in onu aldatması sonucunda joseph'in kendini affettirme geziside diye biliriz . Bu gezi sırasında Dört genç dalış yapmak isterler ve rehber ile birlikte bir mağraya gelirler. Joseph ne kadar korksada kendini affetirmek adına herşeyi yapmaya hazırdır. Dalış bitiminde su yüzeyine çıktıklarında isabell daldıkları mağrada olmadıklarını fark eder ve tam o sırada. Siyahi kabile üyeleri gelir ve onları rehin alır. Rehber tarafından kandırılarak getirildiklerini anladıklarında ise çok geçtir çünkü Artık bu dört genç onların ainlerinin bir parçasıdır. Çeşitli işkenceler, ölümler acılar okuyoruz yazarın bu konudaki hayal gücünü tebrik ederim. Güzel yazılmış ve kurgulanmış bir kitaptı bu tarz işkence, gerilim, korku tarzı kitapları okumayı sevenler için tavsiye ederim. #cehenneminsoğukharitası #korku #gerilim #işkence #matrakyorumcu #kitapyorumum #kitapyorumu #kitap #kitaplar #kitapsevgisi #kitapkurdu #kitapönerisi #book #books #bookstagramer #bookstagram #okuryorumu #yorum #okudumbitti
Dağın Yamacındaki Büyüleyici Manastır: Sümela Sabahın ilk saatleri, puslu hava eşliğinde servis aracımızla yola çıktık. Sümela Manastırı’nı ilk defa göreceğim için çok heyecanlıydım. Araç yavaş yavaş Trabzon Maçka’ya doğru hareket ederken ben solumdaki camdan Trabzon’u seyrediyordum. Gözlerimin önünden evler, apartmanlar, dükkanlar, okullar,
Reklam
Ne zaman seninle bir gezi düşlesem, Hep arkana bakman var ya vuruyor sekte. Hâlbuki vakit dar, menzilse çok uzak, Ne umutlar yitecek daha ilk tümsekte. Yağmurla arıtmak isterim gecenin karasını, Yağmur ki namluya sürülen en son fişekte. Sende gayret eksik, bende cebîr gücü, En güzel yanımız çürüyor bir ot döşekte. Olumsuzluk, güneş gibi oturmuş tepemize, Ayrılıklar sürekli diş bilemekte. Sofrada, seyranda kuşkulu kanat sesleri, Bir yandan dürtmekte, bir yandan gülümsemekte. Yana yana çekilmiş hiç resmimiz yok, Sen hasada girmişsin, benim tarlam göcekte… /
Bahaettin Karakoç
Bahaettin Karakoç
Gezi günlüğüm..
Gün akşam oldu.. Bugün Harran da kerpiç ten, kümbet evlerini gezdik.. Halfeti de baraj gölünde tekne turu.. Gerçek siyah gül göremedik çünkü iki ay sonra güller açıyormuş.. Şanlıufa da güzeldi dümdüz geniş caddeler ve arazi , otantik lahit taşından yapılar.. benim memleketime benziyor, sadece bizde lahit taşından Mardin ve Urfa ya göre fazla bina yok.. Ve, kürkçü dükkanına dönüyoruz artık.. Hepsi çok harikaydı herşey.. ömrüme güzel ve değerli bir anı oldu.. Mutluyum.. Ama yarım ve eksiğim sanki, bir yanım buruk.. binbeşyüz km yolu aşıp geldim, cancağzımı göremedim, ona sarılamadım.. böyle hayal etmemiştim, Neyse nasip değilmiş.. Ben elimden geleni yaptım sonuçta.. 🤫🙈🤷‍♀️
Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafları bize ne söyler?
iki üç gündür biraz hastayım. bu süreçte kitap okuyamadım. uzun süre kitabın başında duramadığım için kitap okuyamadığım bu sürede aklıma geçenlerde
Fotoğraflarla Atatürk
Fotoğraflarla Atatürk
kitabını okuduğum/fotoğraflarına baktığım geldi. ben genelde Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğraflarına bakarken o zaman gerçekleşen
İnsan Sarrafıyım! Yeliz vapura binmemiş, meydanda adamın biriyle samimi bir şekilde tokalaşmıştı. Durduğum yerden adamı tam arkasından görebiliyordum. Boyuna bosuna, endamına bakıp adamı tanıyıp tanımadığımı, daha önce görüp görmediğimi çıkarmaya uğraşıyordum. Yeliz'in bu adamla vapura binip Kadıköyü'ne geçmesi pek şüpheli görünüyordu o
Reklam
Galatasaray'ın ve Fenerbahçe'nin şu dik duruşu, sivil direnişi; ikinci Gezi Parkı'nın fitilini ateşlese, toplumsal bir örgütlenmenin temel dinamiği haline gelse ne güzel olurdu.
Anı-Gezi Yazısı / 30.12.2022
"Gidişte çarşıya uğrayacaktık, cuma vaktiydi. Ben indim, yanınıza gelirim dedim. Aylardır ilk cumam, kaçırmak olmaz. Önünde indiğim cami tarihi bir camiydi, gayet genişçe. Tadilatta olmazsa Selimiye'ye gitmek isterdim. Tam görmek bir türlü nasip olmadı. En azından bir önceki kıldığım cuma namazımı orada kıldım, o nasip oldu. Edirne'ye Osmanlı'ya başkentlik yapmış bu kente yakışır, yaraşır güzel bir cami. Taştan, mermerden "Üç Şerefeli Cami". Dört minareli niye üç şerefeli camii denilmiş diye düşündüm. Şerife'nin minarede ezan okunan yer olduğuna şimdi baktım; biri burmalı, biri baklava desenli, hepsi ayrı desenlerde yapılmış. 1447 yılında yapılmış güzel bir cami. İçeri girdim, cumayı kıldım, son sünneti kılıp biraz da duayı uzattım. Namazı bırakıp biraz camiyi incelemeye daldım. Bunca yıldır ayakta, 572 yıldır. Yapan ustaları, çalışan işçileri, bir parçada benden olsun deyip de yardıma bulunanları, buradan gelip geçen insanları düşününce hayran olmamak elde değil. Ne hayatlar, ne canlar, ne yaşanmışlıklar. İnsana ne kadar fani olduğunu, ne kadar gelip geçici olduğunu "Ben buradayım, dimdik ayaktayım, kendine gel; kimler geldi, kimler geçti, olduğum yerde dimdik ayaktayim, kendine gel fanii!" dercesine orada ayakta duruyor. Bu ruhaniyetle oradan ayrıldım, günü bitirdim, Şimdi de buradayım yani senin başındayım. Son bir yılımı düşünür oldum, vatani görevimi. Burada bir doğum günü geçirdim yaş aldım, bir Ramazan Bayramı, bir de Kurban Bayramı geçirdim. Gün döndükten sonra bir yılbaşı geçirmiş olacağım. Şimdi de çıkışımı düşünür oldum...
235 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.